Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi -

İş yerinde ruh sağlığı

gelişim üniversitesi
  1.   Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi
  2. Haberler


İş yerinde ruh sağlığı


Pozitif şirket kültürlerinin hem üretkenliği hem de çalışan memnuniyetini artırdığı düşünülmektedir. Ancak bazı iş yerleri, özellikle çalışanların iş yerinde kendilerini güvensiz hissetmeleri durumunda strese sebep olabilir. Çalışanların iş yerlerini ne kadar pozitif görebilecekleri işin doğasına, örgütsel ve yönetsel iklime, çalışanın beceri ve uzmanlığına, görevlerini tamamlamalarına yardımcı olacak kaynakların mevcudiyetine bağlı olabilir. Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi'nden Aman S. Elemo iş yerinde ruh sağlığı konusunu anlattı.


Çalışanlar hayatlarının bir alanı olan işlerinden tatmin ve amaç elde edebilirler. Çalışmanın depresyon olasılığını azalttığına ve ruh sağlığını iyileştirdiğine dair önemli kanıtlar vardır. (Waddell & Burton, 2006; van der Noordt et al., 2014). Olumsuz stres reaksiyonları, işyerlerinin, çalışanların başa çıkabileceğinden daha fazla işyükü talep etmesinden kaynaklanabilir. Dolayısıyla çalışanlar fazla mesai, depresyon gibi semptomlar ve/veya iş tatminsizliği, azalan bağlılık, azalan iş performansı ve işe gelmeme gibi diğer olumsuz stres tepkileri geliştirebilir (Collins et al., 2005). Endişe verici olan, bu olumsuz stres tepkilerinin sadece çalışanları etkilememesi, aynı zamanda aileleri ve sosyal ağları ile olan ilişkilerini de etkileyebilmesidir. Dünya Sağlık Örgütü (2019), kötü bir iş yerinin fiziksel ve zihinsel sağlık, riskli uyuşturucu veya alkol kullanımı, işe gelmeme ve düşük üretkenlik ile sonuçlanabileceği konusunda uyarıda bulunarak, pozitif bir çalışma ortamını teşvik etmenin gerekliliğini vurgulamıştır.

Ruh sağlığı, ruhsal hastalığın olmaması ve yüksek düzeyde duygusal, psikolojik ve sosyal refah ile gelişme fırsatı olarak tanımlanmaktadır (Keyes, 2005). Ruh sağlığı; fiziksel ortamlar, işle ilgili riskler, iş arkadaşlarıyla ilişkiler, bireyin çalışma becerisi ve hatta ailesinden gelen stresle bile ilgili olabilir (Suomaa et al., 2011). Bireysel, kurumsal ve topluluk düzeylerinde verimliliğin önemli bir belirleyicisi olarak da görülebilir (Schulte & Vainio, 2010). Ancak küresel istatistikler, yaklaşık 264 milyon insanın engelliliğin en önemli nedenlerinden biri olan depresyondan muzdarip olduğunu gösteriyor. Bu bireylerin birçoğunda kaygı belirtileri de vardır (WHO, 2019).
 
Bu nedenle ruhsal bozukluğun varlığı, kuruluşlar için ciddi bir zorluk teşkil edebilir. Yapılan araştırmalar, ruhsal bozukluğun çalışanların işe gelmeme durumunu ve sağlık hizmeti kaynaklarının kullanımını artırdığını ve bunun da hem doğrudan (örneğin; sağlık hizmetleri) hem de dolaylı (örneğin; verimlilik kaybı) maliyetlerini yılda milyarlarca doları aşacak şekilde artırdığını göstermiştir. (Greenberg et al., 2015).

Çalışanların ruh sağlığını ve refahını engelleyebilecek veya geliştirebilecek faktör ve koşullar, sağlıklı iş yeri faktörleri olarak bilinir. Bu faktörler, bazı işyerlerinin olumsuz etkilerine karşı tampon olarak görev görebilir. Bunlar, bireysel olarak çalışanın sosyal, duygusal, fiziksel, ruhsal ve entelektüel ihtiyaçlarına hitap edebilecek faktörlerdir (örneğin; özerklik, stres yönetimi ve iş yeri sağlık destek çerçevelerinin mevcudiyeti, kapsayıcı kültür, fiziksel rahatlık ve güvenlik, çalışma alanı tasarımı ve işbirliği). Kişinin ruh sağlığı iyileştirilebilir ve bunu yapmanın birçok avantajı vardır. Zihinsel olarak sağlıklı olmak, çalışanların değerlerine ve yeteneklerine güvenmelerine, güçlü ve zayıf yönlerini kabul etmelerine, gerçekçi hedefler belirlemelerine ve yaşamlarında bir anlam ve amaç duygusu yaratmalarına yardımcı olur.

Bu nedenle, iş yerlerinde ruh sağlığına nasıl öncelik verileceği hakkında konuşmak çok önemlidir. Firmaların politikalarına, prosedürlerine ve liderlik tarzlarına yansıyan şekillerde çalışanların ruh sağlığına öncelik verme eğilimi, onların bunu yapma istekleriyle bağlantılı olabilir (Fairclough ve diğerleri, 2013). Dolayısıyla kuruluşların, çalışanlarının ruh sağlığı ihtiyaçlarını anlamanın önemini dikkate almaları ve üretkenliği artırabilecek bağlam odaklı programlar geliştirerek bu ihtiyaçları karşılamak için gerekeni yapmaları teşvik edilmektedir.
 
 
 
 


Haberler